25 Şubat 2011 Cuma

sözün bittiği yer

içim sıkılıyor son günlerde. istisnasız her gün bir kadın cinayeti haberini okur, duyar olduk. 2009 senesinde veri tabanımızda rakam olsun diye gazetelerdeki kadına yönelik şiddet haberlerini arşivliyordum. bildiri vblerde dönüp baktık arşive. bir seneye yakın haber arşivledim, kayıtlar doldu taştı. her gün şiddet haberlerini okumaktan kimyam bozulmuştu, sonra devam edemedim. zaten bianet arşiv yapmaya başlamıştı, o yeterdi. feminist hareketin yoğun uğraşları sonucu kadına yönelik şiddet görünür hale geldi. yasalarda olumlu acılardan değişiklikler yapıldı. evet mi evet.. işte bir de 'ama' var ki bu 'ama'lar apaçık ortada olan acı gerçekler. rakamlar katliam boyutlarına ulaştı. daha ne söylenmeli, ne yazılmalı bilmiyorum/z/. yasalarda yapılan iyileştirmelerle bu katliamın durmayacağı ortada. devlet kadını koruyamıyor. gerçekten koruyamıyor... yumruk gibi göğsüme oturmuş olan endişeyi paylaşmak istiyorum zira sıkıntımı paylaşmak için sabahtan beri bir kaç arkadaşı aradım ama konuşmalar içimdeki kara bulutları dağıtmadı. bugün iki senedir kocasından bosanmaya çalışan müvekkil ö.aradı.gelecek haftaki duruşma hakkında konuştuk, tam kapatacakken beni tehdit ediyor, sayemde yaşıyorsun diyor dedi. ateş basti bir anda bana ama endişemi belli etmedim ve ivedi olarak suç duyurusunda bulunalım dedim.hayır sakın yapmayın, öldürür beni dedi. detayları atlıyorum. dakikalarca dil dökmeme rağmen ikna olmadı, çünkü çok korkuyor. aynı evde yaşamıyorlar. ev ve iş yeri adresini gizliyoruz. mahkeme bizden bağımsız sebeplerden uzamakta ve işkence haline geldi artık. ö.isyan ediyor, ben ise ona bir şey olacak diye endişeli. her zaman yanında ve harekete geçmek için hazır olduğumu bil demekten başka bir şey gelmedi şimdilik elimden. şimdilik.. bilgi: pazar günü ; üsküdar'da boşanmak istediği kocası tarafından iki gün önce öldürülen kadının, can verdiği yerde basın açıklaması yapılacak. ............................................

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder